MyMecra
Beraber Yürüyelim / Bizi Takip Edin

Düşünce Atlası | MyMecra

8 Video Bulunuyor

Dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan İslam düşünürlerinin konuk olacağı özel bir seri: "Düşünce Atlası"

  • Ćazim Hadžimejlić: “Allah İslam’ı ve Müslümanları Korur” | Düşünce Atlası

    Ćazim Hadžimejlić: “Allah İslam’ı ve Müslümanları Korur” | Düşünce Atlası

    Dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan İslam düşünürlerinin konuk olduğu özel bir seri: "Düşünce Atlası" Özgün içeriğiyle düşünce dünyamızı sınırlarımızın ötesine taşıyan programımızın bu bölümünün konuğu, Bosnalı Akademisyen Ćazim Hadžimejlić oluyor. Düşünce Atlası'nın bu bölümünde Ćazim Hadžimejlić başlıca şunları anlattı: Ben Prof. Dr. Ćazim Hadžimejlić (Çazim Hacimeyliç), Saraybosna Üniversitesi, Güzel Sanatlar Akademisi'nde profesörüm, koruma ve restorasyonun yanı sıra, kaligrafi, ebru yapımının manuel teknikleri gibi konuları öğretiyorum. Felsefe Fakültesi'nde arkeoloji konservasyonu ve arkeoloji dersleri veriyorum, ondan önce de Bosna Hersek'te İslam arkeolojisi, Osmanlı dönemi arkeolojisi dersleri verdim. Aynı şekilde Zenica'da, Zenica Üniversitesi'nde kaligrafi dersleri veriyorum. - Bize tasavvufu ve Bosna Hersek'teki tasavvufun tarihini anlatır mısınız? Tasavvuf deyince, tasavvuf aslında hayatı anlamak anlamına da gelen geniş bir kavramdır. İslamiyet'in Bosna Hersek'e aslında daha öncelerde ulaşmış olmasıyla birlikte, Fatih Sultan Mehmed ile İslamiyet bu bölgede 1463 yılında resmi olarak başlamıştır. Resmi İslam öncesinde Sarı Saltuk Baba gibi gezici dervişlerin geldiklerini, bu bölgelerde konakladıklarını, buralardan geçtiklerini, soylularla bir araya geldiklerini, hatta o dönemde Bosna Hersek krallarıyla görüştüklerini kaydeden belgeler mevcuttur. O zamanın yaşayan insanları olan Bogomilleri, İslam ile, İslam'ın kaynağıyla, İslami dogmatiklerle ve özellikle Tasavvuf'la da tanıştırdı, çünkü Bogomillerin kendi ''dede''leri ve rahipleri vardı, bunlar bir bakıma yol gösteren temsili insanlardı. ya da insanlar farklı durumları çözmek için onlara yönelirlerdi. Ve yaşadıkları dönemde kendilerine göre ruhsallaştırılmışlardı. Tasavvuf mutlak olarak kabul edildi ve insanlar da bunu kabul etti, dolayısıyla o dönemde ve aynı zamanda Boşnaklar da İslam'ı ve özellikle Tasavvuf'la birlikte İslam'ı kolaylıkla kabul ettiler... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim...
  • Ehsan Masood: “Bir Süre İyi Günler Göreceğimizi Düşünmüyorum” | Düşünce Atlası

    Ehsan Masood: “Bir Süre İyi Günler Göreceğimizi Düşünmüyorum” | Düşünce Atlası

    Dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan İslam düşünürlerinin konuk olduğu özel bir seri: "Düşünce Atlası" Özgün içeriğiyle düşünce dünyamızı sınırlarımızın ötesine taşıyan programımızın bu bölümünün konuğu, İngiltere’nin Müslüman bilim yazarı ve gazetecilerinden Ehsan Masood oluyor. Düşünce Atlası'nın bu bölümünde Ehsan Masood başlıca şunları anlattı: Ben Ehsan Masood. Bilim yazarı ve bilim gazetecisiyim. İslam Dünyası, Afrika ve Ortadoğu ülkelerine çok büyük bir ilgim var. Ayrıca ekonomi ve kamu politikaları hakkında yazıyorum. Soru: Müslüman milletlerin durumunu daha iyi hale getirmek için neler söylersiniz? Cevap: Bu konuda size karşı dürüst olmam gerekiyor. Açıkçası bir süre daha iyi günler göreceğimizi düşünmüyorum. Dünyanın şu an üzerinde olduğu bir tür yol ya da yörünge var diyebilirim ve bu harika bir yol değil. Dünya çapında araştırma yapan insanlar şu anda çoklu kriz olarak adlandırılan yeni bir kelime kullanıyorlar. Bir bakıma aslında 'bir teknenin üzerinde ne yazıyorsa o' anlamına geliyor. Şu anda örneğin kriz olarak uzun bir süredir devam eden ve hatta daha da hızlanan iklim değişikliği krizine sahibiz. Bilim adamları 1990'larda, benim de bilim gazeteciliğine yeni başladığım dönemlerde konu hakkında aşırı hava şartları yaşayacağımıza dair tahminler ve uyarılarda bulunuyorlardı. Sıcak olan yerlerde kuraklıkların, yağışlı olan yerlerde ise sellerin görüleceği hakkında uyarıyorlardı. Ancak siyasiler bu uyarılara pek fazla aldırış etmediler... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim...
  • Tharik Hussain: “Müslümanlar Olmasa Avrupa Olmazdı” | Düşünce Atlası

    Tharik Hussain: “Müslümanlar Olmasa Avrupa Olmazdı” | Düşünce Atlası

    Dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan İslam düşünürlerinin konuk olduğu özel bir seri: "Düşünce Atlası" Özgün içeriğiyle düşünce dünyamızı sınırlarımızın ötesine taşıyan programımızın bu bölümünün konuğu, İngiltere’nin Müslüman seyahat yazarı Tharik Hussain oluyor. Düşünce Atlası'nın bu bölümünde Tharik Hussain başlıca şunları anlattı: Ben bir yazarım ve aynı zamanda seyahat yazarıyım. Uzmanlık alanım özellikle Batı yarımküredeki Müslüman mirasını kapsıyor. Ama dürüst olmak gerekirse dünyanın neresine gidersem gideyim İslami mirası, özellikle gözden kaçırıldığı belki de görmezden gelindiği hatta belki de marjinalize edildiği yerlerde aramayı seviyorum. Yani bu hikayeleri bu bakış açısından anlatmaya çalışıyorum. Ama kişisel olarak ben Bangladeş kökenliyim. Bangladeş'in kuzeydoğusunda, Sylhet olarak bilinen küçük bir bölgenin küçük bir kasabasında doğdum. Buraya 3 yaşındayken geldim ve hayatımın çoğu burada, İngiltere'de geçti... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim...
  • Dr. Yaqup Zaki: “Batı Medeniyeti Sona Eriyor” | Düşünce Atlası

    Dr. Yaqup Zaki: “Batı Medeniyeti Sona Eriyor” | Düşünce Atlası

    Dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan İslam düşünürlerinin konuk olduğu özel bir seri: "Düşünce Atlası" Özgün içeriğiyle düşünce dünyamızı sınırlarımızın ötesine taşıyan programımızın bu bölümünün konuğu, İngiltere’nin Müslüman araştırmacı yazarlarından Dr. Yakup Zaki oluyor. Düşünce Atlası'nın bu bölümünde Dr. Yakup Zaki başlıca şunları anlattı: -Bize kendinizi tanıtır mısınız? Şapkamdan da görebileceğiniz gibi, İskoçya'da doğmuş olmama rağmen tipik bir İngiliz değilim; İngilizlikten ziyade çok daha Avrupai bir karakterimiz vardır. Üç İspanyol üniversitesinde eğitim aldım: Granada, Madrid, Barselona ama sadece ikisinden mezun oldum: Barselona ve Granada. Barselona'ya gitmemin nedeni de şuydu; herhangi bir konunda ve herhangi bir ülkede yüksek lisans yapmak için, o programdan evvel belli bir niteliğe sahip olmanız gerekir... Devamı videomuzda... Gelin, Beraber Yürüyelim...
  • Luqman Ali & Eleanor Martin: "Batı’da Hayal Bitti" | Düşünce Atlası

    Luqman Ali & Eleanor Martin: "Batı’da Hayal Bitti" | Düşünce Atlası

    Dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan İslam düşünürlerinin konuk olduğu özel bir seri: "Düşünce Atlası" Özgün içeriğiyle düşünce dünyamızı sınırlarımızın ötesine taşıyan programımızın bu bölümünün konuğu, İngiltere’nin tiyatrocu ve oyun yazarlarından Eleanor Martin ve Luqman Ali Martin oluyor. Düşünce Atlası'nın bu bölümünde Eleanor Martin ve Luqman Ali Martin başlıca şunları anlattı: -Kendinizden bahsedebilir misiniz Eleanor? Belki önce siz. Sonra da Lokman. Eleanor Martin: Tamam. Ben Hayal Tiyatro Topluluğu'nun yönetmen yardımcısıyım. Hikayeci olarak çalışıyorum, eski drama öğretmeniyim. Luqman Ali Martin: Benim adım Lokman Ali. Hayal Tiyatro Topluluğu'nun kurucu yönetmeniyim. Oyun yazarı ve tiyatro yapımcısıyım. Devamı Videomuzda... Gelin, Beraber Yürüyelim...
  • Abdulhakim Winter: “Batı’nın Sorunlarını Çözebilecek Tek Din İslam’dır!” | Düşünce Atlası

    Abdulhakim Winter: “Batı’nın Sorunlarını Çözebilecek Tek Din İslam’dır!” | Düşünce Atlası

    Dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan İslam düşünürlerinin konuk olduğu özel bir seri: "Düşünce Atlası" Özgün içeriğiyle düşünce dünyamızı sınırlarımızın ötesine taşıyan programımızın bu bölümünün konuğu, İngiltere’nin Müslüman mütefekkir ve yazarlarından Abdulhakim Winter oluyor. Düşünce Atlası'nın bu bölümünde Abdulhakim Winter başlıca şunları anlattı: -İzleyicilerimiz için bize Abdulhakim Winter'ın kim olduğunu anlatır mısınız? Bunun cevabını bir ihtimal dünyadaki hayatımın sonunda öğrenebilirim. Benlik, kendi zatımızla eş değer kıldığımız garip bir suretler dizisidir. Başkaları da aynı şeyi yapar; ama elbette, dedikleri gibi, "İnsan bir muammadır."; biz kendimize bile bir muammayız. Zahiri bir öz geçmiş olarak diyelim ki Cambridge Üniversitesi'nde, Müslüman olduktan sonra da Orta Doğu'da altı yıl okudum. Ve sonra Amsterdam Üniversitesi'nden din felsefesi alanında doktora derecemi aldım. Yirmi Yıldır Cambridge Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde İslami çalışmalar alanında öğretim üyesi olarak çalışıyorum. Bir dizi konuda yayı yapıyorum; din felsefesi, bazen karşılaştırmalı din, Osmanlı edebiyatı ile ilgili birkaç şey; hâlâ bunun üzerinde çalışıyorum. Buranın da yani Cambridge Müslüman Koleji'nin dekanıyım. Burada yaklaşık on yıldır bir ilahiyat fakültesi gibi faaliyet gösteriyoruz... Devamı Videomuzda... Gelin, Beraber Yürüyelim...
  • Ruqaiyyah Waris Maqsood: "İslam'ı Yazarken Müslüman Oldum!" | Düşünce Atlası

    Ruqaiyyah Waris Maqsood: "İslam'ı Yazarken Müslüman Oldum!" | Düşünce Atlası

    Dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan İslam düşünürlerinin konuk olduğu özel bir seri: "Düşünce Atlası" Özgün içeriğiyle düşünce dünyamızı sınırlarımızın ötesine taşıyan programımızın bu bölümünün konuğu, İngiltere’nin Müslüman mütefekkir ve yazarlarından Ruqaiyyah Waris Maqsood oluyor. Düşünce Atlası'nın bu bölümünde Ruqaiyyah Waris Maqsood başlıca şunları anlattı: -Selamunaleyküm Rukiye Hanım. Bizi davet ettiğiniz için müteşekkiriz. İsterseniz İslam'a ihtida edişinizle konuya başlayalım. Ruqaiyyah Waris Maqsood: Peki, bence genel olarak her şey dine ihtida edişimle başladı. 8 yaşındayken ilginç bir deneyim yaşadım. Bir şeyler için seçildiğimi düşünüp dindar bir kız olmuştum ancak bir Hristiyandım. Kilisenin yapısıyla pek memnun değildim. Birçok şey denedim 'Selamet Ordusu' (Salvation Army)'na katıldım, yeni şeyleri araştırıyorum. Sonra üniversiteye gidip ilahiyat okumaya başladım ve böylelikle din eğitmeni oldum. Orta Doğu'yu gezmeye başladım ve birçok Müslümanla tanıştım, yaşama biçimlerine hayran kalmıştım. İslam toplumuyla ilgili birçok şeyi sevdim. Bence gerçek ihtidam İncil'deki Ferisiler üzerine çalışma yaparken oldu ve onların sunulma biçiminin pek doğru olmadığını düşündüm çünkü Hz. İsa söz konusu olduğunda her zaman kötü adamlar olarak görülüyorlar ve hayır, bunu yanlış olduğunu, inançlarına göre aslında Hz. İsa'nın bir Ferisi gibi göründüğünü hissettim... Devamı videomuzda... Gelin, Beraber Yürüyelim...
  • Yahya Birt: “Ahlakına Baktım ve Müslüman Oldum!” | Düşünce Atlası

    Yahya Birt: “Ahlakına Baktım ve Müslüman Oldum!” | Düşünce Atlası

    MyMecra’dan Türkiye’de bir ilk! Dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan İslam düşünürlerinin konuk olacağı özel bir seri: "Düşünce Atlası" Yepyeni ve özgün içeriğiyle düşünce dünyamızı sınırlarımızın ötesine taşıyacak yeni programımızın ilk konuğu, İngiltere’nin Müslüman mütefekkir ve yazarlarından Yahya Birt oluyor. Düşünce Atlası'nın bu bölümünde Yahya Birt başlıca şunları anlattı: -Biz sizi tanıyoruz ama Yahya Birt kimdir? Bize kendinizden biraz bahseder misiniz? Yahya Birt: Peki, elhamdülillah. Öncelikle benimle röportaj yaptığınız için ben teşekkür ederim. Türk izleyicilerle konuşacağım için çok heyecanlıyım. Benim için çok önemli. Osmanlı tarihi, bu ülkede İslam'ın, organize dini hayatın başlamasıyla yakından bağlantılı. Bendenize gelince; 1989'da Müslüman oldum, elhamdülillah. Harika bir Pakistanlı kardeşin sayesinde. Bana İslam'ın esaslarını o öğretti, elhamdülillah. 90'ların sonunda akademisyen ve tarihçi, sevimli, İngiliz Hintli Müslüman hanımla evlendim ve iki çocuğumuz var. Elhamdülillah. İslam'a girmeme vesile olan Felâhüddin Ağabey'in en önemli özelliği mükemmel ahlakıydı. Muhteşem bir karakterdir. Sadece bir kız kardeşim var, erkek kardeşim yok. Bana adeta bir ağabey oldu. Kendisiyle, okumak için evden ayrılıp üniversiteye gittiğimde tanıştık ve beni kanatları altına aldı... Devamı videomuzda... Gelin, Beraber Yürüyelim...